Kene hafif geldi bir akrebi deneyelim...

Sağ el ve sağ ayak bileğimden akrep soktu. Olayın üzerinden yaklaşık 5 saat kadar geçti. Şu an bu satırları yazarken hastanedeyim.

Onlar da bizim şehidimiz...

Çanakkale ile arasında tam 8530 kilometre mesafede yatıyor olsalar da onlar da bizim şehidimizdir. Siz de bir buket sanal çiçek hediye ediniz gönülden gerçek dualarınızla birlikte. Nasıl yapacağınız burada tarif ediliyor.

Kendiniz Yapın: Tenekede Tavuk Pişirme Aparatı

Tenekede tavuk pişirebilmek için kendiniz evde malzemelerle son derece basit ve pratik bir aparat yapabilirsiniz.

Altın Oran ve Kabe

Altın Oran yani “Fi sabiti” 1.618, matematikteki üstün tasarım sayısıdır. Kalp atışlarımızda, DNA sarmallarının en ve boy oranında, kainatın dodecehadron adı verilen özel tasarımında, bitkilerin filotaksi denen yaprak dizilim kurallarında, kar tanesi kristallerinde, pek çok galaksinin spiral yapısında ve sayısız yerde Yaratıcı hep aynı muhteşem sayıyı kullanmıştır. Altın oran sayısı yani 1.618…

Mangal çeşitleri - Akla ziyan tasarımlar

"Yaşasın, mangal sezonu açıldı..." isimli yazı dizimize "Akla Ziyan Mangal Tasarımları" ile devam ediyoruz. Bu yazıda çok enteresan mangal tasarımları ile karşılaşacaksınız. Ya Rab bir zevk uğruna ne mangallar tasarlanıyor...

İyi Bir Tabletten Neler Olur?

Bir tablet bilgisayar evdeki hangi cihazların yerine geçebilir?

TOKİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
TOKİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

OgulMonk oldu size PalyacoMonk...

OgulMonk oldu size PalyacoMonk...

Yunuskent Anaokulu'nun  23 Nisan kutlamaları bu sene 30 Nisan'da Mehmet Terzi Spor Salonu'nda gerçekleştirildi.

İlk defa böyle bir etkinlikte yer alan oğlum nam-ı diğer OğulMonk palyaço oldu. Oğlum büyümüş de palyaço olmuş!


Okul olarak güzel bir program düzenlemişler. Görev alan, emeği geçen herkesi tebrik ederim.

Fakat bizim insanımız nedense hem çok sabırsız hem de saygısız. Okul müdiresinin çok nazik bir şekilde önceden her veliye yazılı mesaj göndermesine ve salonda sürekli anons yapılmasına karşın kendi çocuğunun gösterisi biten hemen kaçtı gitti salondan. Halbuki müdire hanımın da dediği gibi: "Nasıl ki gösteriye son çıkanların aileleri ilk çıkanların çocuklarını alkışlıyorsa, ilk çıkanların da aileleri son çıkan çocukları alkışlamakla sorumludurlar. Kendi arkadaşlarının gösterilerini sonuna kadar izlemek tüm çocuklarımızın hakkıdır. Bu çocukları diğerlerinin gösterilerini izlemesini engellemeyiniz." Yaklaşık olarak böyle bir şeydi müdire hanımın her veliye gönderdiği mesaj.

Buna rağmen, fotoğraflardan da görebileceğiniz gibi nedense gösterinin sonuna doğru gelindikçe salon boşaldı. Kalanların da büyük çoğunluğu zaten çocukların kendi yakınlarıydı. Büyük ihtimalle bunların çocukları ilk önce çıksalardı ilk gidenler arasında bunlar da olurdu herhalde. Bizim gibi sonuna kadar bekleyen çok az kişi vardı. En güzel gösteriler de en sondaydı halbuki...

Hadi hemen kaçtın gittin de be güzel kardeşim "ne yaptın, nereye yetiştin?" Bu soruya kaç kişi gerçekten anlamlı cevap verebilir erkenden gidenler arasından?

Unutmayalım ki böyle yaptıkça biz biz olmaktan çıkıyoruz. Bir bütün olmaktan, tek vücut olmaktan, ortak değerlerimizi paylaşmaktan uzaklaşıyoruz. Sonra hiç dövünmeyelim "yeni nesil saygısız" diye; "bunlar başımıza neden geldi, neler oluyor bize?" diye...







Sağlıcakla...

Küçük bahçemde minik bir gezintiye var mısınız?

(NOT:Bu yazıyı Facebook’tan okuyorsanız yukarıdaki linke tıklayarak yazının tamamına ve fotoğraflarına ulaşabilirsiniz.) 

Tekrar merhabalar,  geçtiğimiz günlerdeki acı-tatlı telaşlarımız nedeniyle bahçemle ilgili yazılara biraz ara vermiştim.  Tabi küçük bahçemi ihmal etmedim ama o zamandan beri de bloguma yazamamıştım; peki şimdi var mısınız küçük bahçemde minik bir gezintiye… 
Evimin önündeki küçük bahçem

Önce bütünü bir görmek lazım, ben de merak ediyorum aslında ne nerede diye. Bu fotoğrafı işaretlerken belli oldu, biraz fazla abartmışım… 

Domateslerim artık askıda

(NOT:Bu yazıyı Facebook’tan okuyorsanız yukarıdaki linke tıklayarak yazının tamamına ve fotoğraflarına ulaşabilirsiniz.) 

Toprağa aktardığımda boyu bir karış bile olmayan domates fideleri şimdi destek çubuklarını bile yerinden sökerek büyüdü gitti.

İlk diktiğim destek çubukları yetersiz kalınca hurdacıdan aldığım 4 adet demir boruyu derince çaktıktan sonra aralarına sağlam çamaşır ipi de bağlayarak sabitledim. Domates bitkilerini de sağlam iplerle, zedelemeden bu kalın ipe bağlayarak "askıya aldım". Böylelikle yerlerde sürünen dallar biraz kendine geldi.


Sayfamdaki yazılar kaynak gösterilerek ve bu sayfanın adresi verilerek kullanılabilir.

Sayfamda bazı yazılarımda bahsetmiş olduğum yöntemler kendi öğrendiklerimi, denediklerimi paylaşmak amacıyla yazılmıştır. Yapılan denemelerin sonuçları da yine burada paylaşılmaktadır. Tarif edilenlerin yanlış/eksik uygulanması, yazı dizilerinin tamamının okunmaması, vb herhangi bir nedenden dolayı istenmeyen sonuçlar elde edilmesi, beklenen sonucun elde edilememesi ve/veya karşılaşılabilecek herhangi bir zarardan dolayı sorumlu tutulamayacağımı bilgilerinize sunarım.

Kaynak belirterek ya da belirtmeden kullandığım yazılarımdan dolayı herhangi bir rahatsızlık duyan, haksızlığa uğradığını düşünen beni haberdar ettiği zaman ilgili yazıyı yeniden gözden geçireceğimi, şikayetinde haklıysa yazıda gerekli düzeltmeyi ivedilikle yapacağımı taahhüt ederim.
-=(RaideR)=-