Eskiden tozu ve çamuru ile anılan Eskişehir'imiz son yıllarda pek bir güzelleşti. Modern ve büyük parklar, Porsuk'ta gondol turları derken şaka değil plajımız bile var İç Anadolu'nun bir kenti olan şehrimde.
Tur otobüsleri hiç eksik olmuyor, yabancı plakalı arabalara da çok sık rastlanıyor artık. Geçenlerde İzmir'de iken bir turizm acentasının camında görmüştüm Eskişehir'e günübirlik turlar diye; hoşuma gitti ne yalan söyleyeyim...
Bugün hava güzeldi, çocukları aldık hanımla beraber şöyle bir Hamamyolu turu yaptık. Arabayı parkedip giderken 31 plakalı bir araç da Porsuk civarına nasıl gideceğini soruyordu durdurduğu bir hemşehrime. Anlaşılan o ki o da gezmeye gelmiş Aşk-ı Şehrimizi.
Güzel bir şeyler oluyor da biraz da sahip çıkmak lazım bu yapılanlara. Hep başkalarından beklememek lazım.
Bakın aşağıdaki fotoğrafa. Belediyelerin güzel bir uygulaması var şehrimizde: "Çöpte Açan Çiçekler". Çöp tenekelerinin üzerine mevsimine göre çiçekler yerleştiriyorlar. Hamamyolu boyunca da onlarcası var. Her bir kutunun üzerinde de en az 20-30 tane menekşe vardı, bu gün gördüğüm şekliyle... Kimisi evine çiçek götürmek isteyenler tarafından eksiltilmiş ama olsun. Altında çöp tenekesi olmasına rağmen; çoğu çiçeklerin dibinde sigara izmaritleri, dondurma külahı, kullanılmış peçeteler de var.
Benim takıldığım husus bunlar değil, çiçeklerin toprağının kuruluğu. Belediye ne güzel bir hizmet getirmiş. Sokağını, dükkanının önünü çiçeklerle donatmış. E be güzel kardeşim, günde bir tas su dökmek çok mu zor geliyor ya da hiç mi aklına gelmiyor? Gerçekten kınıyorum Hamamyolu esnafını. Elbetteki kıymetini bilip temizliğini, bakımını yapana değil lafım ama böylesi de çok nadir. Yol boyunca hemen hemen her çiçekliğin toprağını kontrol ettim, hepsi kuru. İllaki belediye mi gelip sulayacak senin dükkanının önündeki çiçeği?
Benim yaşım müsait, hatırlarım ve mutlaka başka hatırlayanlar da çıkacaktır. Eskiden Hamamyolu boyunca bir dere akardı. Başta esnaf ve halkımız temiz tutmayı beceremediği için kirlilik yarattığı gerekçesi ile üstü kapatıldı bu derenin. Şimdi yolun altından künklerin içinden akıyor bu dere. Elin gavuru şehrini güzelleştirmek için yapay su kanalları yaparken şehir içine biz elimizdekinin kıymetini bilmediğimizden yerin altına indiriyoruz. Lütfen biraz özen gösterelim, biraz kıymet bilelim. Yapılan bu hizmetlere sahip çıkalım. Tüm gün gözümüzün önünde duran, göz zevkimize hitap eden bu çiçeklere arada bir su vermeyi ihmal etmeyelim, çok mu zor?
.