Kene hafif geldi bir akrebi deneyelim...

Sağ el ve sağ ayak bileğimden akrep soktu. Olayın üzerinden yaklaşık 5 saat kadar geçti. Şu an bu satırları yazarken hastanedeyim.

Onlar da bizim şehidimiz...

Çanakkale ile arasında tam 8530 kilometre mesafede yatıyor olsalar da onlar da bizim şehidimizdir. Siz de bir buket sanal çiçek hediye ediniz gönülden gerçek dualarınızla birlikte. Nasıl yapacağınız burada tarif ediliyor.

Kendiniz Yapın: Tenekede Tavuk Pişirme Aparatı

Tenekede tavuk pişirebilmek için kendiniz evde malzemelerle son derece basit ve pratik bir aparat yapabilirsiniz.

Altın Oran ve Kabe

Altın Oran yani “Fi sabiti” 1.618, matematikteki üstün tasarım sayısıdır. Kalp atışlarımızda, DNA sarmallarının en ve boy oranında, kainatın dodecehadron adı verilen özel tasarımında, bitkilerin filotaksi denen yaprak dizilim kurallarında, kar tanesi kristallerinde, pek çok galaksinin spiral yapısında ve sayısız yerde Yaratıcı hep aynı muhteşem sayıyı kullanmıştır. Altın oran sayısı yani 1.618…

Mangal çeşitleri - Akla ziyan tasarımlar

"Yaşasın, mangal sezonu açıldı..." isimli yazı dizimize "Akla Ziyan Mangal Tasarımları" ile devam ediyoruz. Bu yazıda çok enteresan mangal tasarımları ile karşılaşacaksınız. Ya Rab bir zevk uğruna ne mangallar tasarlanıyor...

İyi Bir Tabletten Neler Olur?

Bir tablet bilgisayar evdeki hangi cihazların yerine geçebilir?

patates etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
patates etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Oynaya oynaya patates hasatı

Biz balkonda, KüçükBahçem'de sandıkta 2 kg patates yetiştirdik mi seviniyoruz, ya bu adam ne yapsın?
N'apacak zil takıp oyanayacak elbet. Traktör mü? Haa oo tarlanın yabancısı değil kendi kendine gider zaten..

İzliyoruz ve oynuyoruz bir yandan, haydiii
Videoyu çekenin de oynayanın da eline, göbeğine, emeğine sağlık...


Çalışmazsa diye videonun linki burada -->http://www.youtube.com/watch?v=to9VJ98ghno
Türkünün sözlerini ben ancak bu kadar anlayabildim. Tekrar tekrar dinleye dinleye de bir hal oldum, her tarafım oynar oldu. Yanlışsa, eksikse yorumlara bırakın lütfen.


Ocağın batmasın patates

Ocağın batmasın patateees

haydi

yaz gelince ekeriz
güz gelince sökeriz
sen olmasan patates
üç öğün biz ne yeriz

marfona granola binella
agria marabel satina
hastalık girmiş kardeş
verem kanser sakın inanma

tutturdunuz bir kanser hastalığı
Kiledereye Alacasara
Kaymaklıya Derinkuyuya
Attınıza varya
Urgan ile Arabı...

Derinkuyu Kaymaklı
Çiftçi hevesini aldı
Alayaşar Kiledere
Postalar hava aldı

marfona granola binella
agria marabel satina
hastalık girmiş kardeş
verem kanser sakın inanma

Söylediğiniz yalana
Siz inanıyor musunuz dostlar?

Patatesin kökünü
Ekemedim ekini
Traktörün tekeri
Sattım seni ...

marfona granola binella
agria marabel satina
hastalık girmiş kardeş
verem kanser sakın inanma

Yalanınız batsın var ya
5 yıl cezalarda dolandırdınız
bu ...



Bizi izlemeye, okumaya devam edin; her şey gönlünüzce olsun...


Patates çeşitleri, patates türleri: Adora, Agata, Agria, Alaska, Alpha, Anais, Anna, Ari, Atlas, Banba, Binella, Carlita, Caspar, Condor, Cosmos, Cycloon, Desiree, Dorado, Elfe, Elodie, Fabula, Fasan, Felsina, Fianna, Florice, Granola, Hermes, Hertha, Impala, Innovator, Isola, Jelly, Konsul, Korrigane, Lady Claire, Lady Olympia, Lady Rosetta, Latona, Laura, Lola, Lyra, Marabel, Maranca, Marfona, Melody, Milva, Mondial, Morene, Obelix, Opal, Orla, Pamina, Panda, Pasinler 92, Pepo, Planta, Provento, Quinta, Ramos, Ranger Russet, Remarka, Resy, Russet Burbank, Safrane, Sante, Satina, Shepody, Slaney, Soleia, Solide, Tomensa, Universa, Van Gogh, Velox, Verdi, Victoria, Alegria, Borwina, Everest, Gala, Louisana, Madeleine, Orchestra, Safari, Triplo

Bundan böyle domatesler de işyerimizdeki KüçükBahçem'izden...

Bir kaç iş arkadaşımla birlikte bir şeyler yetiştirmeye çalıştığımız işyerimizdeki KüçükBahçem'ize ilk kazmayı 15 Haziran'da vurmuşuz. İlk mahsullerimizi de 2 Temmuz'da almışız bu sene. Bir vakit geldi ki günde adam başı 7-8'er adet salatalık toplar olduk.

Şimdilerde domateslerimizi de toplamaya başladık.


Kargalardan ve farelerden kurtarabildiklerimizi bir araya getirince 3 kişi zor taşıdık! Daha sonra bunları yine 5'e böldük, kolilere doldurduk. Koli koli domates...
Kurada benim payıma düşen koliyi görüyorsunuz yukarıda. Tam olarak 2670 gram domates düşmüş payıma. Hiç fena değil, hıyarlar ve biberler de hediyesi...


Kuşlar, rengiyle dikkat çektiği ve kabuğunu kolay delebildiklerinden olsa gerek özellikle domateslerimizi telef ediyorlar. Tamam, onlar da karnını doyuracak da biraz da başkası beslesin. Baktık olacak gibi değil biz de domateslerimizin ve biberlerimizin üstlerine file gerdik. Bu sayede zarar veremiyorlar mahsullerimize.



16 Ağustos 2011 itibari ile işyerimizdeki KüçükBahçem'izin genel görüntüsü.


Sonradan jeton düştü biz niye patates de ekmedik ki? O kadar da boş arazimiz var halbuki... Artık seneye nasipse.


Esenlikler...



KüçükBahçem'de 2011 Yılı İlk Hasatlarım


İşyerimdeki KüçükBahçem'izden iki üç günde bir adam başı 2-3 salatalık, 3-4 biber toplamamıza rağmen evimin önündeki KüçükBahçem'den ilk mahsülü almam biraz gecikti.


Bahçeme diktiğim pepino, domates, patlıcan, biber, altın çilek, su kabağı, patates, fasulye bitkileri büyüyorlar. Henüz kızarmasalar da bol bol domatesim var.

Geçen sene yere düşen sarımsı sırık domateslerin tohumlarından kendiliğinden çıkan bir domates bitkisi

Bu sene dalından koparıp taze taze tadına baktığım ilk ürün biber oldu.
Jalapeno biberlerim dalında

İlk hasatım bir kaç tane jalapeno ve sarı süs biberi (biberiye) oldu. Hepsi de acı. Hatta jalapenolar o kadar acı ki acı seven birisi olarak ben yiyemedim...

Bu sene de topladığım her ürünü tartıp kaydedeceğim. Geçtiğimiz sene ile kıyaslamak istiyorum.

Herkese bol hasatlar...

.


Sandıkta Patates – Mor Patatesler - 2011 Sezonu

Zaman akıyor durmaksızın... Doğa milyarlarca yıldır olduğu gibi kendi çevrimini aksatmadan devam ettiriyor. Bizler, biz kendimizi evrenin merkezi sanan insanlar kısacık ömrümüzde sanki biz varız diye dönüyor zannediyoruz Dünya’yı. Hâlbuki ben olsam da dönecek olmasam da… Ben de -milyarlarcamız gibi- ihmal edilebilecek kadar kısa bir süre boyunca, önemsiz bir yer işgal edip göçeceğim bu dünyadan… 

İşte bu doğal çevrim içerisinde bir yılı daha geçirdik ve yine geldi bahar yaz… Geçen sene sandıkta patates yetiştirmeye çalışmış ve bir yazı dizisi ile de bunu burada paylaşmıştım.
 
Sezon sonunda da sandıkları açmış oyları saymıştım; pardon patatesleri toplayıp tartmıştım.


Toplamda 2466 gr. kadarcık patates elde etmiştim. Şimdi “2.5 kg patates için bu kadar zahmete gerek var mıydı?” diyenler olabilir. Elde edilen ürünün miktarı büyük üreticilere göre komik ama bir bahçe hobicisi için paha biçilmezdir. Zaten buradaki kazanç, elde edilen patatesin miktarı değil yetiştirme sürecinin ta kendisidir. Toprağı hazırlamak, patatesi ekmek, suyunu – gübresini vermek, yabani otları ayıklamak, zararlılardan korumak, yaprakların gün be gün büyüdüğünü görmek ve nihayetinde sandıkları devirerek toprağın içinde patates aramak… Tarif edilmez bir haz, sadece bu süreci yaşayanlar anlayabilir.


Bu keyifli yolculuğa bu sene sabredemeyerek biraz erken başladım. Geçen sene patatesleri ayıkladıktan sonra sandıklar boş kalmasın diye birisine havuç diğerine de lahana ekmiştim. Tam da büyümeye başlamışlardı ki bahçeme dadanan bir serçe sürüsü yeni çıkmış yaprakları talan etti. Havuçlar ve lahanalar büyüyemeden öldüler.  Bu sandıkları biraz çapalayarak toprağını kabarttım. Malum patates kumlu-tınlı ve gevşek toprağı sever.


Patatesi bütün olarak gömmek yerine çimlenmiş yani cücüklenmiş kısımları içeren parçalara bölerek gömdüm. Neticede patates bu cücüklerden yetişecek. Her bir sandığa bir patatesi ikiye bölerek gömdüm. Bu sene sandıkları 3 kat değil 2 kat çıakcağım ve 2 sıra sandık kullanacağım, yani toplamda 4 sandık olacak.




Toplamda 2’şer katlı 2 katlı sandık kullanmaya karar vermiştim fakat Kore’den getirdiğim mor patateslerden de üretmeyi deneyeceğim için bir sandık daha gerekti.

Açılan Sandık Sayısı:9, Sayılan Patates Miktarı: 2.5 Kg.

Son iki grup sandık kalmıştı açmadığım. Sabırsızlıkla, büyük bir merakla bekliyordum buradaki patateslerimi çıkartmayı. Daha önce ilk grup sandığı sabrım taştığı için acele edip erken devirmiştim bu nedenle beklediğim kadar ürün alamamıştım.

Tamam da bekle bekle nereye kadar? Gençlik geldi geçiyor, Ya Allah Bismillah deyip vardım sandıkların başına. Zaten vakti gelmiş olmalı ki artık yapraklar da sararmaya başlamış.

Yapraklarından çekip sökünce hemen toprak yüzeyinin altında gördüm kocaman bir patatesi. İyi dedim bu sefer oldu herhalde diyerek devirdim 3 sandığı da.

Bizim hanımla OğulMonk hemen üşüştü devrilen sandıkların içinden çıkan toprağın başına, bir çocuğun yere düşürdüğü lolipopa üşüşen karıncalar gibi. Sonra hep beraber eşeledik toprağı, bulduk patatesleri toprakta büyük bir keyifle…

Patates Hasatı [29 Eylül 2010]

Bir hafta on gündür yurtdışındaydım. O yüzden bahçemle fazla ilgilenemedim ama aklımın bir köşesinde de her zaman bahçem vardı. Gelir gelmez küçük bahçemdeki beni bekleyen sebzeleri topladım.


Sanki pazar alışverişi yapmışım gibi topladığım 4 çeşit biber, domates, marul, numunelik tek bir fasulye  ve patatesleri masaya gördüğünüz şekilde koyup fotoğrafını çektim. (Şimdi bu yazıyı yazarken farkettim ki aslında patlıcan da vardı ama onu masaya koymayı unutmuşum.)

En çok da patatesleri merak ediyordum. Toprağın altında olduklarından, ne durumda olduklarını hatta yetişip yetişmediklerini bile bilmiyordum. İnsan görmeyince merak ediyor tabiki. 14 Eylül 2010 tarihinde küçük bir kazı yapmış ve 45 gram :) patates çıkartmış daha sonra da kazı çalışmalarına ara vermiştim. Merakla kazı çalışmalarına kaldığım yerden devam ettim.


Patates hasatı [14 Eylül 2010]

Artık vaktinin geldiğini düşünerek dün akşam oğlumla birlikte, küçük bahçemde patatesleri ektiğim yeri kazdım yetiştirdiğim patateslerimi çıkarmak için. Aylardan beri heyecanla bekliyordum bu anı. Patatesleri ektiğim bu bölgeye önceden bukaşi dökmüştüm. Bukaşinin etkisini de görecektim bu vesile ile. Çünkü ekimi yaptığım toprak inşaat kalıntıları da içeren son derece kötü; kumlu, kireçli hatta inşaat artıkları ile dolu bir yerdi. Burayı yarım metre kadar kazıp evde yapmış olduğum bukaşiyi karıştırmış daha sonra patatesleri ekmiştim.



Küçük bahçemde minik bir gezintiye var mısınız?

(NOT:Bu yazıyı Facebook’tan okuyorsanız yukarıdaki linke tıklayarak yazının tamamına ve fotoğraflarına ulaşabilirsiniz.) 

Tekrar merhabalar,  geçtiğimiz günlerdeki acı-tatlı telaşlarımız nedeniyle bahçemle ilgili yazılara biraz ara vermiştim.  Tabi küçük bahçemi ihmal etmedim ama o zamandan beri de bloguma yazamamıştım; peki şimdi var mısınız küçük bahçemde minik bir gezintiye… 
Evimin önündeki küçük bahçem

Önce bütünü bir görmek lazım, ben de merak ediyorum aslında ne nerede diye. Bu fotoğrafı işaretlerken belli oldu, biraz fazla abartmışım… 

Sandıkta Patates, 3. Kat

(NOT:Bu yazıyı Facebook’tan okuyorsanız yukarıdaki linke tıklayarak yazının tamamına ve fotoğraflarına ulaşabilirsiniz.)

Sandıkta yetiştirmekte olduğum patatesler uzadıkça dibine toprak ilave ediyorum. Böyle böyle ikinci katı çıkmıştım. Artık bu da yeterli olmadığı için kaçak bir kat daha çıkarak üçüncü katı da ilave ettim. Bu işleme bitkinin büyümesinin durmasına, çiçek vermesine kadar devam edilebilirmiş. Fakat ben artık daha fazla kat çıkamayacağım, bu kadarı yeterli.

Öncelikle sandıkların tabanını dekupaj testere ile keserek çıkarttım. Sonra ızgaralı yapıda olduğu için toprak dökülmesin diye iç çeperlerini parça plastik ve muşambalarla kapattım.
 


Sandıkta Patates Yetiştirmek

Sandıkta patates yetiştirmek 


İnternette geçtiğimiz sene oldukça popüler olan bir yazı vardı başlığı da “0,40 m2‘lik Bir Alanda 50 kg Patates Yetiştirme Tekniği” (Okumak için tıklayınız orijinal yazı da burada ya da burada. Ayrıca konuyla ilgili olarak da youtube’da onlarca video bulabilirsiniz.)

Amaç dar alanda, dikey olarak patates yetiştirmek. Biraz benim borudaki çilek işime benziyor. (Bkz. “Dikey Çilek Yetiştiriciliği” başlıklı yazım.)

Tekniğin çıkış noktası da patates yumrularının, tohum olarak dikilen patatesin altında değil de tohumluk patates ile bitkinin arasında yetişiyor olmasıymış. Bu nedenle, tohumluk olarak dikilen patates sürgün verip yapraklandıktan ve bitkinin boyu da 30 cm kadar olduktan sonra dibine toprak ilave edile edile dikey olarak patates yetiştirmek mümkün oluyormuş.

Merak değil mi işte, bir de biz deneyelim dedik. Fakat herkesin yaptığını yapmaktansa farklı bir şey denemek lazım. Ayrıca şimdi kim uğraşacak marangoza git, 5cm x 5cm X 90 cm kereste kestir, gel onları çak; uzun iş. Hem bu işi eskimiş araba lastiğinde hatta çuvalda bile yapan varmış. 


Ben de pazarcıların bir kere kullanıp attığı sandıkta deneyeyim dedim. 


Sayfamdaki yazılar kaynak gösterilerek ve bu sayfanın adresi verilerek kullanılabilir.

Sayfamda bazı yazılarımda bahsetmiş olduğum yöntemler kendi öğrendiklerimi, denediklerimi paylaşmak amacıyla yazılmıştır. Yapılan denemelerin sonuçları da yine burada paylaşılmaktadır. Tarif edilenlerin yanlış/eksik uygulanması, yazı dizilerinin tamamının okunmaması, vb herhangi bir nedenden dolayı istenmeyen sonuçlar elde edilmesi, beklenen sonucun elde edilememesi ve/veya karşılaşılabilecek herhangi bir zarardan dolayı sorumlu tutulamayacağımı bilgilerinize sunarım.

Kaynak belirterek ya da belirtmeden kullandığım yazılarımdan dolayı herhangi bir rahatsızlık duyan, haksızlığa uğradığını düşünen beni haberdar ettiği zaman ilgili yazıyı yeniden gözden geçireceğimi, şikayetinde haklıysa yazıda gerekli düzeltmeyi ivedilikle yapacağımı taahhüt ederim.
-=(RaideR)=-